Ana içeriğe atla

Türkiye’nin doğu Libya açılımı ve Mısır’ın sessizliği

Mısır’ın doğu Libya’daki müttefikleri ile diyalog kuran Ankara, bu açılımı sayesinde Libya ve Akdeniz’de kavgalı olduğu Mısır’la da yakınlaşma sağlayabilir. 
Turkish President Recep Tayyip Erdogan (R) and Libyan GNU Prime Minister Abdul Hamid Dbeibah at the Presidential Palace in Ankara, April 12, 2021.

Türkiye’nin Libya Büyükelçisi Kenan Yılmaz 19 Ocak’ta Tobruk merkezli Libya parlamentolusunun başkanı Akile Salih’le görüştü. 

Salih’in memleketi olan doğu Libya’daki El Kubbe kentinde gerçekleşen görüşmede Büyükelçi Yılmaz, Libya’nın ikinci büyük şehri Bingazi’deki Türk başkonsolosluğunun yeniden açılmasını planladıklarını söyledi. Başkonsolosluk Bingazi’deki çatışmaların yoğunlaşması üzerine 2014 yılında kapatılmıştı.

Yılmaz 29 Ocak’ta da Bingazi’ye giderek belediye yetkilileri ve bazı parlamenterler ile görüştü. 

Büyükelçinin bu iki ziyareti Libya parlamentosundan bir heyetin 15 Aralık’taki Ankara ziyaretini takip etti. Bir ilk olan bu ziyarette heyet Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve başka Türk yetkilileri ile görüştü. Ankara’ya giden vekillerin çoğu büyükelçinin Bingazi ziyaretinde de hazır bulundu. 

Yılmaz Bingazi’deki muhataplarına, “gerekli şartlar oluştuğunda” başkonsolosluğun açılacağını, Türk Havayolları’ndan bir ekibin Benina Havaalanı’nda inceleme yapacağını ve Bingazi-İstanbul seferlerini yeniden başlatma kararının buna göre verileceğini söyledi. 

Büyükelçi, Salih’le El Kubbe’de yaptığı görüşmede “Şirketlerimizi yarım kalan projelerine devam etmeleri ve yeni projeler üstlenmeleri yönünde teşvik etmeye hazırız” dedi. Bu konu, parlamento heyetinin Ankara’yla buzları eriten ziyaretinde de ele alınmıştı.

2011’de patlak veren Libya iç savaşından önce Türk şirketleri Libya’da milyarlarca dolarlık altyapı, elektrik santrali ve yol ihaleleri kazanmıştı. İç savaşla birlikte yüzlerce yabancı şirket gibi Türk şirketleri de ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. 

İlginçtir ki Salih’in Yılmaz’la görüşmesine ne sözcüsü değindi ne de parlamentonun web sitesinde yer verildi. Görüşme sadece Salih’in medya danışmanının Facebook sayfasında yer aldı. Bu sessizlik siyasi anlamlar taşıyor mu? Bingazi Üniversitesi’nde siyaset bilimci olan Salim Belgasem’e göre evet. 

Al-Monitor’a konuşan Belgasem, Salih’in hem parlamentoda hem de sınır ötesinde “nabız yokladığını” söyledi. Belgasem’e göre Libya parlamentosu ile Ankara arasında husumet ve “şeytanlaştırıcı medya kampanyaları” ile geçen bunca yılın ardından Türk yetkililer ile temaslara soğuk bakan parlamento üyeleri var.

Belgasem’e göre Salih’in “güvenilir dostu” Mısır da bu gelişmeleri izliyor ve hem Libya’da hem bölgede rakibi olan Ankara ile diyalogunu gözden geçiriyor olmalı. Kahire, Ankara-Salih yakınlaşmasına ilişkin henüz yorum yapmış değil.

Kahire-Ankara ilişkileri, Mısır Cumhurbaşkanı Abdül Fettah El Sisi’nin Temmuz 2013’te iktidara gelmesiyle bozuldu. Ankara, yakın ilişkiler içinde olduğu Müslüman Kardeşler mensubu Muhammed Mursi’nin devrilmesini, demokratik yoldan seçilen bir lidere karşı askeri darbe olarak niteledi. İki taraf arasındaki diplomatik temaslar neredeyse tamamen kesilirken, Libya savaşıyla ilişkiler daha da bozuldu. 

Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Rusya, Libya’yı “terörist ve milislerden temizleme” iddiasıyla harekete geçen doğu Libyalı General Halife Hafter’i desteklerken Türkiye, İtalya ve Katar BM’nin tanıdığı Trablus’taki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne (UMH) destek verdiler.

Hafter’in kendinden menkul Libya Ulusal Ordusu (LUO) Nisan 2019’da başkent Trablus’u ele geçirmek amacıyla adına “Haysiyet Seli” dediği operasyonu başlattı. Trablus’u 13 ay boyunca kuşatan Hafter güçlerinin UMH’nin merkezine ulaşmasına sadece birkaç kilometre kalmış olsa da şehre girmeyi başaramadılar. Çatışmalar önce duraksadı, ardından ise Türkiye’den ciddi destek alan UMH bağlantılı milisler 2020’nin başlarında üstünlüğü ele geçirdiler.

Ankara Trablus’a yüzlerce asker, binlerce Suriyeli paralı savaşçı ve silah gönderdi. Daha sonraki aşamada devreye giren Bayraktar silahlı insansız hava araçları (SİHA) Hafter’in hava üstünlüğüne son vererek güç dengesini Hafter aleyhine değiştirdiler. 

UMH ise bu desteğe karşılık 28 Kasım 2019’da Ankara’yla iki önemli anlaşma imzaladı: UMH’ye savunma, güvenlik ve askeri eğitim alanlarında yardım öngören güvenlik anlaşması ve iki ülkenin Akdeniz’deki yetki alanlarını belirleyen deniz anlaşması. 

Salih dâhil parlamentonun tamamı anlaşmaları kabul etmedi ve günümüze dek onaylamayı reddetti. Bu, anlaşmaların Libya için bağlayıcı olmadığı anlamına geliyor. Türkiye ise Büyükelçi Yılmaz’ın Bingazi’de yinelediği gibi anlaşmaları bağlayıcı olarak görüyor. Medyada yer alan haberlere göre Büyükelçi Libya’daki Türk askeri varlığının meşru olduğunu, Libyalı kadrolara danışmanlık ve eğitim sağlanmasını öngören mutabakat zaptına dayandığını söyledi. Ayrıca, ihtiyaç duyulduğu takdirde Ankara’nın Libya’daki varlığını ve eğitim programlarını genişleteceğini belirtti.

Hafter, müttefiki Salih ve parlamento üyelerinin büyük çoğunluğu Trablus savaşı boyunca batı Libya’daki Türk askeri varlığını “işgal gücü” olarak nitelediler. Örneğin Hafter Ocak 2020’deki konuşmasında “cihat ve tam seferberlik” ilan ettiklerini söylemiş ve Libya topraklarını “Türk işgaline” karşı savunmak için tüm Libyalıları silaha çağırmıştı.

UMH ile Ankara arasında imzalanan iki anlaşmadan Mısır, Yunanistan, Fransa, Kıbrıs ve Avrupa Birliği de hoşnut değildi. Bu da yıllar içinde vekâlet savaşına dönüşen Libya iç savaşının bölge çapında etkiler doğurduğunu gösteriyordu. Yunanistan Libya Büyükelçisi Muhammed El Menfi’yi istenmeyen kişi ilan edecek kadar ileri gitti. Menfi şu an UMH’nin yerine geçen ve her iki anlaşmaya riayet eden Ulusal Birlik Hükümeti’nde başkanlık konseyinin başında bulunuyor. 

Kahire’nin iki anlaşmaya tepkisi ise Hafter’in Trablus harekâtına desteğini arttırma şeklinde oldu. Ancak Haziran 2020’ye gelindiğinde LUO Türk SİHA’larının saldırılarıyla tökezledi ve Trablus’u kuşatan birliklerini geri çekmek zorunda kaldı. Ardından batı Libya’daki tüm LUO birlikleri çökmeye ve Trablus’un 500 kilometre doğusundaki kıyı kenti Sirte’ye çekilmeye başladılar. 

İşlerin daha da kötüye gitmesinden korkan Sisi, Sirte’yi “kırmızı çizgi” ilan etti ve bu çizginin doğuya doğru aşılması hâlinde Mısır ordusunun Libya’ya doğrudan müdahale edeceği uyarısında bulundu. Böylece Libya’daki vekâlet savaşı Mısır’ı Türkiye’yle doğrudan çatışma riskiyle karşı karşıya bıraktı. Ancak Birleşmiş Milletler’in Libya’daki siyasi misyonu ateşkes sağlamayı başardı. 23 Ekim 2020’de Cenevre’de imzalanan ateşkes anlaşması halen yürürlükte.

Libya’daki durum sakinleşirken, Ankara Kahire’yle belli bir anlayış birliği sağlamak için ilişkileri düzeltmeye yöneldi. 

Ülkesinin bölgesel ilişkilerini yakından bilen Mısırlı bir emekli büyükelçi, “Türklerin [doğu Libya’ya] açılım yapacağını Kahire muhtemelen biliyordu” dedi. 

Kimliğinin saklı kalması kaydıyla Al-Monitor’a konuşan emekli diplomat, Libya’daki iç savaşın Mısır’ın güvenliği için tehdit oluşturduğunu ve Türkiye’nin buradaki dahlinin Kahire’yi rahatsız ettiğini vurguladı. Büyükelçiye göre Ankara ile doğu Libya arasında ilişkileri onarma çabası daha geniş, bölgesel perspektiften okunmalı.

Gerçekten de Libya meselesinde dahli olan bölgesel devletler arasında bir süredir menfaat çatışmalarını çözmeye dönük bir eğilim var. Ankara ile Abu Dabi arasında sağlanan normalleşmenin ardından Erdoğan’ın Suudi Arabistan ve BAE’yi ziyaret etmesi bekleniyor. Kahire bu sürecin dışında. 

Ancak Kahire’yle ilişkilerin düzeltilmesi çoktandır Ankara’nın aklında. Erdoğan geçtiğimiz mart ayında Mısır’la diplomatik temasların alt düzeyde de olsa başladığını açıklamıştı. Mayısta Kahire’ye giden bir Türk heyeti ilişkilerin yeniden başlamasını görüştü. Daha yakın bir zamanda ise Erdoğan Mısır’a büyükelçi atanacağını belirtti. 

Mısır’la Türkiye arasındaki tüm görüşmelerde başlıca konulardan biri Libya idi. Tarafların, Libya’daki yeni durum ışığında belli bir uzlaşı sağladığı anlaşılıyor. Libya’da şu an hem Ankara’nın hem de Kahire’nin destek verdiği yeni bir Ulusal Birlik Hükümeti var. Başbakan Abdülhamid Dibeybe nisanda Ankara’yı, eylülde de Kahire’yi ziyaret etti.

“Önemli ilerleme sağlandı” diyen emekli büyükelçi, Kahire ve Ankara’nın sadece Libya’daki değil, Akdeniz’deki ihtilaflarını da çözmesi gerektiği, aksi halde “her şeyin bozulabileceği” uyarısında bulundu. Akdeniz’de her iki ülkenin önemli ekonomik menfaatleri söz konusu.

Join hundreds of Middle East professionals with Al-Monitor PRO.

Business and policy professionals use PRO to monitor the regional economy and improve their reports, memos and presentations. Try it for free and cancel anytime.

Already a Member? Sign in

Free

The Middle East's Best Newsletters

Join over 50,000 readers who access our journalists dedicated newsletters, covering the top political, security, business and tech issues across the region each week.
Delivered straight to your inbox.

Free

What's included:
Our Expertise

Free newsletters available:

  • The Takeaway & Week in Review
  • Middle East Minute (AM)
  • Daily Briefing (PM)
  • Business & Tech Briefing
  • Security Briefing
  • Gulf Briefing
  • Israel Briefing
  • Palestine Briefing
  • Turkey Briefing
  • Iraq Briefing
Expert

Premium Membership

Join the Middle East's most notable experts for premium memos, trend reports, live video Q&A, and intimate in-person events, each detailing exclusive insights on business and geopolitical trends shaping the region.

$25.00 / month
billed annually

Become Member Start with 1-week free trial
What's included:
Our Expertise

Memos - premium analytical writing: actionable insights on markets and geopolitics.

Live Video Q&A - Hear from our top journalists and regional experts.

Special Events - Intimate in-person events with business & political VIPs.

Trend Reports - Deep dive analysis on market updates.

We also offer team plans. Please send an email to pro.support@al-monitor.com and we'll onboard your team.

Already a Member? Sign in