TEL AVİV – İran başta olmak üzere yabancı devlet ve gruplar son yıllarda İsrail'i ve kurumlarını hedef alan siber kampanyalar yürütüyor. Geçtiğimiz cumartesi günü yaşanan son örnekte Instagram’dan yapılan binlerce sahte paylaşımla İsrailli polislerin kişisel bilgileri ifşa edildi ve bunun İsrail’deki hükümet karşıtları tarafından yapıldığı görüntüsü verildi.
Polislerin bilgilerini yaymak için kimliği kullanılan demokrasi yanlısı aktivistlerden biri, paylaşımları yapan bir hesapta kendi fotoğrafını gören Nitzan Weisberg idi. Sosyal medyada asılsız bilgileri takip ve ifşa eden The Fake Reporter isimli oluşum, işin içinde sahtekârlık olduğu konusunda Twitter’dan hemen uyarıda bulundu ancak uyarının etkisi sınırlı kaldı.
Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir’in oltaya gelmesiyle olay manşetlere taşındı. Uyarıları yok sayan Ben-Gvir, paylaşımlar gerçekmiş gibi davrandı ve protesto hareketini suçladı. Bakana göre protestocular polislerin fotoğraflarını ve kişisel telefon numaralarını yayarak onları sindirmeyi ve görevlerini yapmalarını engellemeyi amaçlıyordu.
İsrail ile İran arasında ilan edilmemiş bir savaş halinin olduğu aşikâr ancak paradoksal bir şekilde karşıt taraflardaki kimi grupların çıkarları bazen örtüşebiliyor. Ben-Gvir de gönderiler gerçekmiş gibi tepki vererek asılsız haber kampanyasının ekmeğine yağ sürdü.
Yahudi Gücü Partisi’nin lideri olan Ben-Gvir, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Bu, polis memurları ile ailelerine zarar vermeyi amaçlayan ciddi ve tehlikeli bir kırmızı çizgi ihlalidir” ifadesini kullandı.
Ben-Gvir ayrıca görünüşte polis memurlarını ifşa etmek için kurulan ve kara listeye alınan "Bogdim" (Hainler) isimli Telegram kanalının görüntülerini de yayınladı. Ancak polisin ve iç güvenlik teşkilatı Şin Bet’in değerlendirmesine göre bakan aslında yabancı bir devletin, muhtemelen İranlı bilgisayar korsanlarının yaydığı asılsız bilgilere kandı. Polisi ifşa ettiği iddia edilen kullanıcıların hesapları korsanlarca ele geçirilmiş ve bilgileri yaymak için kullanılmıştı.
Polis teşkilatından sorumlu olan aşırı milliyetçi Ben-Gvir, uzmanların görüşünü pek umursamadı. Muğlak bir açıklama eklemesine rağmen ilk tweet'ini silmedi. Onun açısından protestoculara yönelik suçlamalar amacına ulaşmıştı. O amaç da hükümetin planladığı yargı darbesine ısrarla karşı çıkan demokrasi yanlısı protesto hareketine leke sürmekti. Bunun için İran dezenformasyonunu kullanmakta beis yoktu.
The Fake Reporter, Ben-Gvir ile İran olduğu iddia edilen yabancı devlet arasındaki bu tuhaf işbirliğini “sanal muvazaa” olarak nitelendirdi.
Yukarıda belirtildiği gibi, İran ile İsrail arasında yıllardır sosyal medyada ve başka medya platformlarında bir siber savaş sürüyor. 2019'da dönemin Şin Bet Başkanı Nadav Argaman "yabancı bir ülkenin" İsrail seçimlerine müdahale etmeyi planladığına dair açıkça uyarıda bulunmuştu. O sırada Argaman'ın Rusya veya İran'ı ya da her ikisini kastettiği düşünülmüştü.
İsrail son yıllarda İran tarafından kullanıldığı iddia edilen çok sayıda sahte profil, bot, avatar ve başka etki ve kaos araçlarını açığa çıkardı. İran’ın bu araçları kullanarak İsrail'deki iç anlaşmazlıkları ve huzursuzluğu körüklemek, protesto ve seçimler gibi süreçleri etkilemek istediği öne sürülüyor. Bu faaliyetler genellikle erken aşamada tespit edildi ve fazla ilerlemeden engellendi.
Siber konularda uzmanlığı olan İsrailli bir kaynak Al-Monitor'a yaptığı açıklamada, “Büyük ihtimalle İranlı bilgisayar korsanlarınca planlanıp gerçekleştirilen bu son operasyon şaşırtıcı şekilde başarılı oldu” dedi. Kimliğinin saklı kalmasını isteyen kaynağa göre Ben-Gvir olaya dikkat çekmemiş olsaydı yapılanlar marjinal bir bilgisayar korsanlığı olarak kalabilirdi.
Olayı yakından izleyen bir başka kaynağa göre “Amaç, yargı reformu konusunda kamuoyunu ve siyasi şahinleri kışkırtmaktı.” Ben-Gvir'in beklenmedik katkısı bilgisayar korsanları için umulmadık bir ödül oldu. Zira bakanın tepkisi, sağcı blokla bağlantılı platformlar dâhil binlerce ağ, WhatsApp grubu ve profilde paylaşıldı.
Protesto hareketinden kıdemli bir isim de Al-Monitor’a yaptığı açıklamada, “Öyle bir çağdayız ki gerçeğin veya olguların önemi yok, tek önemli olan paylaşım sayıları” diye konuştu.
Operasyonu erken aşamada fark ederek Şin Bet ve polisle temasa geçen protesto aktivistlerinin dikkati, operasyonun çok geçmeden durdurulmasını sağladı. Polis akşam saatlerinde şu tweet'i attı: "Son birkaç saatte sosyal medya ağlarında polis memurlarının bilgilerini ifşa eden ve onlara karşı eylem çağrısı yapan binlerce tweet atıldı. Güvenlik görevlilerinin incelemesine göre bunun büyük olasılıkla yabancı bir ülkenin halk arasında huzursuzluk çıkarmayı amaçlayan bir kampanyası olduğuna dair şüpheler artıyor."
İsrail Güvenlik Ajansı bu tür konularda kamuoyuna açıklama yapmıyor ancak kaynaklara göre bu operasyonu, “Yabancıların Bilgi Manipülasyonu ve Müdahalesi” olarak adlandırılan faaliyetler kapsamında görüyor. Bu tür operasyonlar, görece erken aşamada tespit edilse dahi kamusal söyleme ciddi zararlar verebiliyor. Çünkü farkında olmadan veya siyasi amaçlar uğruna bilerek asılsız mesajlar yaymaya hevesli insanlar her zaman çokça bulunuyor.