Rusya en gelişkin silahlarına Orta Doğu’da müşteri bulmakta zorlanıyormuş gibi görünüyor.
Ocak başında medyaya yansıyan iddialara göre Cezayir Rusya’dan Su-35 savaş uçağı alımından geri adım attı. Cezayirli savunma analistlerine göre bu kararın nedeni, söz konusu uçaklarda Cezayir ordusunun gereksinimini karşılayan yeterince gelişkin bir radar sisteminin olmayışı.
Cezayir hava kuvvetleri geçtiğimiz 10 yılda Rus yapımı Su-30MKA savaş uçaklarıyla modernize edildi. Ancak, değeri 2 milyar doları bulan en önemli sözleşme 2019’da imzalandı. Bu anlaşmayla Cezayir Rusya’dan 16 adet Su-30MKI (A) tipi savaş uçağı ve MiG-29M/M2 tipi uçak satın aldı. Anlaşma aynı zamanda iki ülke arasındaki askeri-teknik işbirliğinin yeni Cezayir hükümetiyle de süreceğinin göstergesi oldu. Bu sözleşme kapsamındaki ilk uçaklar 2020 sonbaharında hizmete alındı. Bir sonraki adım Su-35’ler olacaktı ancak bu alım beklenmedik bir şekilde iptal oldu.
Rusya’dan Terminator tipi muharip araçlar, T-90A tipi tanklar ve S-400 hava savunma sistemleri de alan Cezayir’i Rusya’yla askeri-teknik işbirliğini ciddi ölçüde azaltmaya itecek önemli bir risk görünmüyor. Ancak Su-35’lerden vazgeçmenin gerçek sebebi ABD’nin CAATSA yasası ise böyle bir sonuç doğabilir. Temmuz 2017’de kabul edilen söz konusu yasa “İran, Rusya ve Kuzey Kore rejimlerinin istikrar bozucu faaliyetlerine” karşı ve Rusya’dan silah alan ülkelere yaptırım uygulanmasına imkân veriyor.
Cezayir’in Rus savaş uçağından vazgeçmesi doğrudan CAATSA yasasına bağlanmamış olsa da yaptırım riski bir başka Kuzey Afrika ülkesi Mısır için dile getirildi. Kasım 2019’da, dönemin ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı R. Clark Cooper, Mısır’ın Rusya’dan savaş uçağı alması hâlinde yaptırıma maruz kalabileceği konusunda Kahire yönetimini uyarmıştı.
Kahire 2018’de 30 adet Su-35 uçağı almayı kararlaştırmıştı. 2015’te imzalanan ve değeri 3 milyar doları aşan sözleşmeler kapsamında ise Rusya’dan 46 adet MiG-29M/M2 savaş uçağı ve 46 adet Ka-52 Alligator tipi savaş helikopteri almıştı.
Bazı kaynaklar farklı rakamlar zikretmekle birlikte Mısır’a teslim edilen Su-35 sayısı beş olarak belirtiliyor. Medyaya yansıyan iddialara göre Mısır’a ait Su-35 uçakları ile Fransız yapımı Rafale uçakları arasında yapılan tatbikatta Fransız uçağı saldırgan rolündeki Rus uçağının radarını karıştırmayı başardı, “düşmanı” kolayca takip etti ve neticede “düşürdü”.
Cezayir gibi Mısır da Rusya’yla ilişkilerini bozmamak adına CAATSA yasasını anmıyor olabilir. Su-35 yerine yeni Rafale alımlarına karar veren Kahire, hava tatbikatlarının sonuçlarını öne sürebilir. Fransız Air & Cosmos gazetesine göre Mısır için üretilen Su-35’lerin çoğu halen Rusya’da.
Su-35 alımından vazgeçen bir diğer ülke de Endonezya. 11 adet Su-35 alımını öngören 2018 tarihli anlaşma için iptal kararı alan Endonezya, yerine Fransa’dan Rafale ve ABD’den F-15 EX tipi uçaklar alacak.
Cezayir ve Mısır’ın gerçekten CAATSA nedeniyle Su-35’ten vazgeçtiği netleşirse Rusya’nın bu uçakları İran’a satma ihtimali yükselir. Rus silahlarının eskiden Orta Doğu’da pek çok potansiyel müşterisi bulunurken şimdi İran Rusya’nın bu alandaki tek ortağı hâline gelebilir.
Rusya eskiden İran’la bu tür anlaşmalar yapmaktan kaçınır, İsrail ile Körfez devletlerinin kaygılarına kulak verirdi. Örneğin 2017’de Rusya’nın İran’a Su-35 satmayı reddettiği, yerine oldukça eski bir uçak olan Su-27SM3 tipini önerdiği bildirilmişti.
Hollanda’da yayınlanan havacılık dergisi Scramble, İran ve Rusya’nın bu ay içinde toplam değeri 10 milyar doları bulan 20 yıllık bir savunma anlaşması imzalayabileceği söylentisinin yoğunlaştığına dikkat çekiyor. Anlaşmada İran Hava Kuvvetleri için 24 adet Su-35 uçağı ve iki batarya S-400 uçaksavar füze sisteminin yer alacağı söyleniyor. Mısır için üretilen Su-35’ler İran’a verilebilir ve böylece sözleşmenin hayata geçmesi fazlasıyla hızlanır.
Öte yandan, Tahran’ın böylesi pahalı bir teçhizat için yeterli kaynak bulamaması engel oluşturabilir. Mısır Rusya’yla sözleşmesini resmen sonlandırırsa uçaklar Rus Hava Kuvvetleri’ne verilebilir.