İsrail’deki kamu ihale komisyonunun, Türk şirketi Yılport'u Hayfa Limanı ihalesinden, Hizbullah ile bağlantılı olduğundan şüphelenilen bir Fransız-Lübnan firmasına yakınlığı yüzünden elediği 14 Şubat’ta İsrail basınına yansımıştı.
İsrail, işçi sendikalarının liman işletmeleri üzerindeki gücü yüzünden yıllardır Hayfa ve Aşdod limanlarında sıkıntı yaşıyor. Bu ve başka bazı sorunlar hükümeti Hayfa’da yeni bir liman inşa etmeye sevk etti. Bir süre önce faaliyete geçen yeni limanın işletmesini Çin’den bir firma üstlendi. Türk şirketi ise eski Hayfa limanının özelleştirilmesi için başlatılan ihale sürecinden elendi.
Uluslararası ihale için birçok uluslararası ve İsrailli şirket yarıştı. Bunlardan biri de Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla tanınan Türk iş insanı Yüksel Robert Yıldırım’a ait Yılport'tu. Erdoğan’ın ihale süreci için Yıldırım’a referans olduğu ve Türk Ulaştırma Bakanı aracılığıyla dönemin İsrailli Ulaştırma Bakanı Miri Regev’e bir tavsiye mektubu ilettiği belirtiliyor.
Ancak İsrailli güvenlik makamları sebebi açıklanmayan gerekçelerle Türk şirketin ihaleye katılımını yokuşa sürdü. Bunun üzerine Yılport, ihale için bir dizi şirketin katılımıyla kurulan uluslararası konsorsiyumun büyük hissedarlığını Amerikan şirketi Graestone’a devretti; Amerikalıların konsorsiyumdaki payı yüzde 51’e yükselirken Yılport’un hisseleri yüzde 25’e indi. Konsorsiyumda İsrailli bir şirketin yüzde 20'lik, bir diğer Türk şirketin de yüzde dörtlük payı bulunuyor.
Ancak devir ihale komisyonunu ikna etmeye yetmedi. Komisyon konsorsiyuma ihaleye katılma izni vermeyi düşünmediğini bildirdi. Konu mahkemeye taşındı. Grubun temsilcileri duruşmada Yılport’un hâlihazırda dünya çapında 29 liman işlettiğini, bunların arasında NATO ve ABD’ye ait deniz üslerine yakın limanların da bulunduğunu ve şirketin bu kapsamda gerekli güvenlik soruşturmalarından geçtiğini aktardılar.
Ancak bu savunma da etkili olmamış olacak ki hükümet geçen hafta konsorsiyum içindeki grupların yetkililerine ihaleden elendiklerini bildirdi. Özelleştirme sürecinde grubu temsil eden Eli Tilles’e gönderilen tebligatta şirketin “güvenlik ve İsrail’in dış politikasını ilgilendiren gerekçelerle” ihaleden elendiği belirtildi. Bu gerekçelerin ayrıntılarının ise devlet güvenliği nedeniyle açıklanamayacağı bildirildi.
İsrail makamları ayrıntılara girmekten kaçınırken gerekçenin kimi ayrıntıları hafta başında basına yansıdı.
İsrail basınında çıkan haberlere göre, Yılport’un ihaleden elenme sebebi şirketin sahibi Yıldırım’ın dünyanın en büyük deniz taşımacılığı şirketlerinden CMA CGM Group’la olan yakınlığı. Lübnanlı iş insanı Jacques Saade tarafından kurulan şirketin başında şu an oğul Rodolphe Saade bulunuyor. CMA CGM’in işlettiği limanların arasında, Hizbullah’ın rahatça faaliyet gösterdiği ve Hizbullah’a ait olduğu düşünülen amonyum nitratın korkunç bir patlamaya yol açtığı Beyrut Limanı da var. Ağustos 2020’deki patlamada 200’ü aşkın insan ölmüş çevredeki binalarda büyük hasar meydana gelmişti.
İstihbarat raporları ve haberlerde CMA CGM’in üst düzey Hizbullah yetkilileri ve Şii terör örgütünün dünya çapındaki faaliyetleri ile bağlantılı olduğu iddia ediliyor. Örneğin şirket Lübnan’daki çalışma ve faaliyet lisanslarını, Lübnan’ın Hizbullah’la bağlantılı Kamu Hizmetleri ve Ulaştırma Bakanı Ali Hamieh’den aldı. CMA CGM, İran’ın Hizbullah’a silah göndermek için kullandığı Suriye’deki Lazkiye limanını da işletiyor.
Eleme kararı İsrail istihbarat makamlarının hem ilgili bakanlığa hem de ihale komisyonuna aktardığı bu ve benzeri bilgiler üzerine alındı.
Yılport ise gelişme üzerine bir basın açıklaması yaparak “hiçbir yasa dışı örgütle ilişki” içinde olmadığını ve şirketi “karalama”ya yönelik iddialar üzerine mahkemeye gideceklerini açıkladı. İddiaları “şiddetle kınayan” şirket şunları aktardı: “CMA CGM Group, Fransız asıllı bir şirket olup içinde Fransız devletinin de hissesi vardır. Şirket, dünyada 52 tane terminal ve liman işletmektedir. Aynı zamanda Lübnan'daki Beyrut Limanı'nın ve Suriye'deki Lazkiye Limanı'nın işletmecisidir. Hizbullah terör örgütünün Lübnan'da faaliyette olmasından yola çıkılarak ve hissedarı olduğumuz CMA CGM'nin Beyrut Limanı'nı işletmesi ile çok zayıf bir bağlantı kurularak asılsız bir iddia ortaya atılmıştır.”
Yılport'un ise Suriye'de hiçbir ticari faaliyetinin olmadığı belirtilen açıklamada şöyle devam edildi: “Bu, tamamen siyasi bir oyun olup, Yıldırım Holding'in apolitik duruşuna ve çalışma sistemine aykırı bir durumdur. İhalede bulunan İsrail şirketleri, Yıldırım Holding'in İsrailli yerel şirketle yapmış olduğu konsorsiyumu ihaleden elemek için siyasi ve ticari bir ahlaksız oyun ortaya koymuştur.”
Öte yandan eleme kararı Türkiye ile İsrail arasında yakınlaşma adımlarının atıldığı bir döneme, Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un mart ortasında yapacağı Türkiye ziyaretinin hemen öncesine denk geldi. Ancak karar Türkiye’de şaşkınlığa yol açmadı.
Tel Aviv Üniversitesi’ne bağlı Moşe Dayan Merkezi’nin uzmanlarından Hay Eytan Cohen Yanarocak’a göre iki ülke arasındaki “güven henüz İsrail’in ülkedeki bir limanı bir Türk şirketine vereceği seviyeye ulaşmış değil.” Ancak ilişkilerin seyrine dair iyimserliğini koruyan Yanarocak Al-Monitor’a “Bu, şu an [ilişkilerin gelişmesine] engel teşkil etmemeli. Normalleşme sağlandıktan sonra Türk şirketleri ihalelere katılabilecektir” dedi.
İhaleden çekilen bir diğer şirket de BAE merkezli liman işletmeciliği devlerinden DP World. İhale için Shlomi Fogel’in başında bulunduğu İsrailli Shipyards (Maspenot) şirketiyle ortaklık kuran DP World, iki buçuk ay önce ihaleden çekildiğini duyurmuştu. DP World’ün ihaleye katılmak için açtığı davada duruşmaya bizzat katılan İsrail Maliye Bakanlığı Genel Müdürü Ram Blinkov şirketin güvenlik gerekçeleriyle ülkedeki bir limanın kontrolüne sahip olmayacağını söylemişti.
Görünen o ki, DP’nin çekilme kararında jeostratejik gerekçeler de etkili oldu. BAE Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed El Nahyan kasım sonunda Türkiye’yi ziyaret ederek Erdoğan ile görüştü. BAE şaşırtıcı ve ses getiren bu ziyaretin ardından Türkiye’ye 10 milyar dolarlık yatırım yapacağını açıkladı. Bu ziyaretin birkaç gün sonrasında DP World, Hayfa Limanı ihalesinden çekildiğini duyurdu. Konuya vakıf kaynaklar iki gelişmenin bağlantılı olabileceğine dikkat çekerek DP World’ün iki ülke şirketleri arasındaki rekabeti azaltmak ve Yılport’un önünü açmak için çekildiği görüşünde.